Bu konuda yapılmış bir çok bilimsel çalışma var. Özellikle yaz dönemlerine denk gelen ve açlık süresinin 16 saate kadar uzayabildiği ramazan aylarında, bu kadar uzun süre açlık ve susuzluğun hem anneye hem de bebeğe zarar verebileceği düşünülerek oruç tutan ve tutmayan hamileler arasında karşılaştırma yapılmış.

Uzun Süreli Açlık ve Susuzluğun Gebe Bireydeki Olumsuz Etkileri

Açlığa bağlı annenin vücudunda meydana gelenler;

1. Kan şekeri düşmesi

2. Kanda insülin artışı

3. Kan yağlarında artış

4. Keton denen beynin kullandığı yağ asitlerinde artış (açlıkta vücut hemen alarma geçip beynin kullanabileceği bu maddelerin yapımını artırmaya başlayıp beyni garantiye alıyor.)

5. Tüm vücutta dolaşan, damar içi kan hacminin azalması

6. Kalpten pompalanan kanın azalması

Susuzluğa bağlı annenin vücudunda meydana gelenler;

1. Vücut su dengesinin bozulması

2. Kanda, sodyum ve ürik asit artışı

3. Böbreklere giden kan akımında azalma, sonrasında, idrar çıkışında azalma

Bu kadar uzun süreli açlık ve susuzluğun anne karnındaki bebekte oluşturduğu olumsuz sonuçlar ise bebeğin anne karnında iyilik halinde olup olmadığı değerlendirilen testlerde bozulmaya ve bebek hareketlerinde azalmaya yol açabiliyor.

Anne Karnındaki Bebeğin Mucizesi

Hamile bir kadının vücudu, uzun süreli açlık, susuzluk gibi durumlara karşı bebeği korumaya yönelik savunma mekanizması geliştirir, bebeği korumaya alır ve vücuuta adeta bir alarm sistemi geliştirerek kanı, beslenme için gereken maddeleri ve oksijeni, bebeğe gitmesi için rahme giden damara yönlendirir ama bunu diğer organlarından kanı çekme yani oraya giden kan akımını azaltma yoluyla yapar. Bunun sonucu olarak da, anne adayında halsizlik, bitkinlik, kan basıncı düşmesiyle birlikte baygınlık hissi, baş ağrısı, kas gücünde azalma ve bulantı görülebilir.

Diğer yandan, anne karnındaki bebek, rahimden gelen kan azalınca kendini korumak ve kısıtlı kanı tasarruflu kullanabilmek için kendi vücudundaki kan dağılımını yeniden düzenler, hayati organlarına giden kanı sabit tutabilmek için bazı organlara giden kan akımını azaltır.

Uzun Süreli Açlık ve Susuzluğun Emziren Annedeki Olumsuz Etkileri

Emzirme döneminde, ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenen bir bebekle 6. Aydan sonra ek gıdayla başlayıp, gün içinde emzirilen bir bebek için durumlar farklı olacaktır.

Alınan kalorinin azalması, süt miktarını etkilemez, süt yapımı devam ettiği için bebeğe zarar vermez. Bu durumda vücut kısıtlanmış kaloriyi, enerji harcamasını azaltarak dengelemeye çalışır.

24 saate kadar açlık, süt miktarını veya bileşimini etkilemez. Dayanabiliyorsanız, süt miktarı veya besin değeri açısından bir değişiklik olmayacağı için, bebeğiniz etkilenmez. Ancak anne vücudunda açlık, halsizlik, sersemlik gibi bulgular hissediyorsa, tutmamanız daha iyi olacaktır.

Bebeğiniz Sizin Değişen Beslenmenize Çoktan Hazırlıklıdır !

Yapılan çalışamalar sonucunda ramazan döneminde oruç tutan annelerin bebeklerinde, büyüme hızı ve kilolarında değişiklik görülememiştir.

Genel olarak, emzirme döneminde, çok az gıda alıp, kilo veren annelerde de sütün yağ içeriği değişmekte ama miktarı etkilenmemektedir. Gerekli yağı, annedeki depolardan çekerek, süt yapımı, normal miktarda devam ettirilir.

Annenin emzirme döneminde, oruçluyken kötü hissettiğindeki belirtileri, hamilelik dönemindekiyle aynıdır ve anne dayanamıyorsa yani halsizlik gibi bu belirtileri yaşıyorsa, tutmayıp, kaza etmesi daha uygun olacaktır.

Bazı çalışmalarda, çinko magnezyum, kalsiyum gibi elementlerin anne sütündeki miktarı az bulunduğu için, bu açık, iftar-sahur arası kapatılmaya çalışılmalı ve bunlardan zengin gıdalar tüketilmelidir.

Bebeğinizin yeterli süt alamadığını ise şu belirtilerden anlayabilirsiniz;

• Alt bezini daha az ıslatacaktır. (günde en az 6 defa bezini ıslatmalı)

• Emzirme sonrası, doymadığı için huzursuz olacak, ağlayacak ve memeyi bırakmak istemeyecek.

• Kilo verecek ya da beklenen kiloyu almayacaktır.

• Genelde huzursuz ve mutsuz bir bebek olacaktır.

Kaynakça:

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/?term=ramadan+fasting+and+pregnancy