Füsunkar bir  kavramdır;  ‘’ Hayal ’’

Birde bu füsunkar kavramı besleyen iki muhteşem saç ayağı: ‘’ Gayret ve Başarı …’’

Zira hayal, gayret ve başarının sığındığı  tek limandır.

Biri olmazsa diğeri çolpa kalır… Eksik yaşar… Çünkü bunlar birbirlerinin mütemmim cüzidir, olmazsa olmazıdır.

Hayal, çıkış noktasıysa;  gayret, bizi sonuca götürecek lokomotif… Başarı ise son istasyondur.

Bakın evrene…

Her şey bir hayal ürünü… İnsanlık kuşlara bakıp hayal kurmuş bu hayal teyyarelere, uçaklara ilham olmuş…

Balıkları mülahaza etmiş; dev denizaltılar, tonlarca büyüklükte gemiler inşa etmiş…

Bu gün içinde yaşadığımız evrende işimizi kolaylaştıran bize konfor sağlayan her şey hayallerden yola çıkılarak elde edilmiş…

Bu gün insanlık, gezegenlerde hayal kurarak tanımladığı düzlemde yeni yaşam alanları inşa etme peşinde…

Er geç bu da gerçekleşecek…  

Kurduğu hayali gayretle beslerken;  başarı bir gün mutlaka gelecek…

Hazır mısınız uçan arabalarla gezegenler yolculuğuna?..

Veya gezegenlerde ki yeni yaşam alanlarına…

Hiçbir şey imkansız değil…

Yeter ki hayal kurun!

Yeter ki hayalinizi gayretle besleyin ki başarı gelsin!

İşte hayal, öyle bir şeydir ki…

Başarılarınızın sınırını dahi, hayallerinizin sınırı belirliyor.

Eğer hayalleriniz iğdiş edilmiş ise; bu kez sizin hayallerinizi de başkaları kovalıyor…

Misal, iğdiş edilmiş hayallerle kulaçlanılan  başkalarının denizinde kulaç atarsanız, o denizin şeytan üçgeni, kendinizi bir türlü engelleyemediğiniz girdabın içine çeker  sizi…

Çırpınırken sizi son anda kurtaracak, tutunacak bir dal parçası ararsınız …

Girdap dibe çekerken sizi,   elinize gelen yosun tutmuş son dal parçası da avucunuzun içinden kayar gider tüm çırpınışlarınıza rağmen…

İşte o zaman hayallerinizdeki  umut olma varlığınız irtifa kaybederken, başkalarına umut olma güzergahında  büyük bir yalnızlık yaşarsınız...

Her ne olursa olsun hayalleriniz bencilliğinizden öte toplumunuzla veya mutlak suretle  milletinizle ilgili olsun ki  gayretle beslediğiniz başarılarınız zerre misali kapladığınız bu dünya da küçükte olsa bir karşılığı olsun!..

Hayat serencamı kolay değildir elbet…

Mücadele, emek  ve çaba gerektirir…

Ayrıca zamanın, insanoğlunun aldığı her nefesi sürekli hesaplamakla meşgul olduğu düşünüldüğünde...

Zamanın yetmediği, sıkışmışlık yaşadığımız bu evrende belki de hiçbir şey çabuk ve kolay olmayacak…

Sarfettiğiniz gayret ve mücadele  belki zaman alacak belki de  sizi yoracak… 

Ancak günün sonunda her şey buna değecek…

Zira hayallerinizi gayret denilen köşe taşlarıyla döşerseniz başarı kaçınılmaz olarak sizin olacak…

Hayallerle bezenmiş hayat meşakkatli bir maraton, bu koşuyu bitirmek kolay değil elbet…

Belki bir yerlerde nefesiniz kesilecek, tıkanıklık yaşayacaksınız belki de  yarışı bırakmayı düşüneceksiniz…

Ancak  La Fontaine’nin  ifadesiyle şunun bilinmesi önemli; ‘’ Hiçbir zafere çiçekli yollardan gidilmez!’’

Çünkü, hayalleriniz  başarıya, başarı  gayrete aşıktır!’’

Her ne olursak her kim olursak olalım  bu büyük ve kadim devletin bu mümtaz milletin geleceği için…

Çocuklarımızdan başlayarak  ülkü ve ülke minvalinde kendinize öyle bir menzile kodlayın,  öyle bir istikamet çizin ki ülkenizin  gelecek serencamıyla ilgili hayalleriniz hiç eksik olmasın!