Kamu kurum ve kuruluşlarında, belediyelerde, KİT’lerde 4857 sayılı yasaya tabi olarak çalışan üniversite mezunu işçiler, 23 Ağustos 2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan haklarının verilmesini istiyor.

Kadrolu işçi statüsünde çalışan ancak çalıştıkları kurumlarda diplomalarına uygun işlerde çalıştırılmayan ön Lisans, lisans, yüksek lisans, doktora mezunu üniversite işçiler yıllardır seslerini duyurmaya çalışıyor.

Aynı iş yerinde aynı diplomaya sahip olmalarına rağmen memur kadrolarında çalışan personelle eşit haklara sahip olmayan üniversiteli işçiler tek taleplerinin statü değişikliği ile memur kadrolarına geçirilmek olduğunu söylüyorlar.

Memurlar gibi, görevde yükselme, tayin, atama gibi haklardan mahrum kalan üniversiteli mezunu işçiler arasında bütünlüğünün bozulanlarda yer alıyor. Tayin, yer değiştirme hakları olmaması nedeniyle eşleri farklı ilde kendileri farklı ilde çalışmak zorunda kalan birçok işçinin olduğunu dile getiren üniversiteli işçiler, siyasilerle de zaman zaman bir araya gelerek taleplerinin iletiyorlar.

Sosyal medya üzerinden de seslerini duyurmaya çalışan üniversiteli işçiler, taleplerinin bütçeye ekstra bir yük getirmeyeceğini, aksine yükü azaltacağının altını çiziyorlar.

 “Resmi Gazetede yayımlandı ama…”

Memur sendikaları ile hükümet arasında 2015 yılında imzalanan 3’üncü dönem toplu iş sözleşmesinde konuyla ilgili karşılıklı mutabakata varılmasına ve 23 Ağustos 2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmasına rağmen haklarına kavuşamayan üniversite mezunu işçiler, yetkililerden sorunlarına çözüm bekliyor.

GEZERAVCI UZAYA GÖTÜRDÜĞÜ NESNELERİ AÇIKLADI GEZERAVCI UZAYA GÖTÜRDÜĞÜ NESNELERİ AÇIKLADI

2015 yılında dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in imzasının bulunduğu toplu sözleşmenin kamuda çalışan üniversiteli işçilerin statü değişikliğini içeren: “Bazı işçilerin kamu görevlisi ve geçici personelin sözleşmeli personel statüsüne geçirilmesi;

Madde 36- (1) Kamu kurum ve kuruluşlarının fabrika, şantiye, atölye, çiftlik ve arazi gibi işçi istihdamının zorunlu olduğu yerlerde istihdam edilen işçiler hariç olmak üzere ilgili yer ve birimlerinde memur veya sözleşmeli personel eliyle yürütülmesi gereken işlerde sürekli işçi kadrolarında çalışmakta olanların, KİT’lerde sözleşmeli personel pozisyonlarına, diğer idarelerde ise memur kadrolarına geçirilebilmeleri konusunda çalışma yapılacaktır” 36/1 maddesini hatırlatan üniversiteli işçiler, bu kararın üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen halen bir çalışma yapılmadığını söylediler.

Maaşlarını ve özlük haklarını alan işçiler için ek bir kadroya da ihtiyaç olmadığını hali hazırda devlette çalışan kişiler oldukları için sadece bir statü değişikliğinin yeterli olacağını belirten üniversiteli işçiler böylelikle yaptıkları işe uygun unvanlarına kavuşmuş olacaklar.

“Mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz”

Kendilerine verilen sözlerin yerine getirilmesini ve kamuya daha faydalı olmak istediklerini vurgulayan üniversiteli işçiler taleplerini şu sözlerle dile getirdiler: “Bilindiği üzere kamu kurum, kuruluşlarında, belediyelerde ve KİT’lerde işçi ve memur statüsündeki personeller ile işler yürütülmektedir. Memur statüsünde değerlendirilenler unvanlarını kullanmakta ve çalıştıkları yerlerde şef, müdür, müdür yardımcısı gibi makamlara yükselebilmektedirler. Buna karşın işçi statüsünde değerlendirilenler ise terfi ve görevde yükselme gibi özlük haklarından faydalanamamaktadırlar. Üniversite mezunu olmamıza rağmen işçi statüsünde olduğumuzdan dolayı çalıştığımız kurum, bizi istediği yerde ve pozisyonda işçi olarak çalıştırmakta bununla birlikte memur statüsünde çalışan personeller ise meslek ve unvanı gereği olan müdürlüklerde ve pozisyonlarda çalışmaktadırlar. Üniversite mezunu işçiler olarak tayin, nakil, geçici görev gibi özlük haklarından faydalanamadığımız gibi mesleğimiz konusundaki toplantılara, seminerlere, eğitimlere yalnızca işçi olduğumuzdan dolayı katılamamaktayız. Bu tip organizasyonlara katılma taleplerimiz memur olmadığımızdan dolayı kurum tarafından reddedilmektedir. Biz üniversite mezunu işçiler arasında, başka bir kuruma tayin ve atama durumu olmadığından eşlerinden ve çocuklarından ayrı yaşayanlar bulunmaktadır. Bugüne kadar verilen her türlü görevi layıkıyla yerine getiren üniversite mezunu işçileri memuriyet kadrolarına alarak haksızlığın önüne geçilmelidir. Böylelikle yapılan haksızlık uzun bir aradan sonra düzeltilmiş ve aynı eğitimi almış personeller arasındaki farklılıklar da kalkmış olacaktır. Üniversite mezunu işçiler olarak, gerekli yasal düzenlemenin yapılarak statü değişikliği ile memur kadrolarına geçmemiz gerekliliğini ve mağduriyetimizin giderilmesi hususunu; Saygılarımızla bilgilerinize arz ederiz.”