Türkiye Kamu-Sen Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı gerçekleştirildi. Ankara’da düzenlenen toplantıya konfederasyona bağlı sendika Genel Başkanları, Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyeleri ve İl Temsilcileri katıldı.

Toplantıda kamuoyunu yakından ilgilendiren konular ile kamu görevlileri ve emeklilerin 2022-2023 yıllarına ilişkin mali ve sosyal haklarının belirleneceği ve 2 Ağustos 2021 tarihinde başlayacak olan 6. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmeleri ele alındı.

Türkiye Kamu-Sen Mersin İl Temsilcisi Metin Ercan toplantının sonunda Konfederasyonun görüşlerini içeren 20 maddelik Türkiye Kamu-Sen Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı sonuç bildirgesini kamuoyu ile paylaştı.

TÜRKİYE KAMU-SEN 29 YAŞINDA

Sonuç bildirgesinde öncelikli olarak Türkiye Kamu-Sen’in 29’uncu kuruluş yıl dönümü kutlandı.

Türkiye Kamu-Sen’in sendikacılık faaliyetlerini 29 yıldır kararlı bir şekilde sürdürdüğüne değinilirken, sendikanın faaliyetlerine destek veren herkese teşekkür edildi.

ÜYE SAYISI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR

Sonuç bildirgesinde ayrıca, Türkiye Kamu-Sen’in günden güne üye sayısının arttığı kaydedildi. Bildirgede: “Ülkemizin içinde bulunduğu zorlu sürece, kamu görevlilerine yapılan haksız yönlendirmelere rağmen Türkiye Kamu-Sen, son dört yıldır olduğu gibi bu yıl da büyümüş ve bu süre zarfında üye sayısını sürekli artıran tek konfederasyon olmuştur. Sarsılmaz bir inançla ve kararlılıkla yürüyüşümüzdeki en büyük pay hiç kuşkusuz ki; vatan ve millet aşığı, dürüst, inandığı yoldan sapmayan, değerlerine sahip çıkan ve hakkı hâkim kılmak için gücümüze güç katan, değerli teşkilat mensuplarımızındır. Yüksek İstişare Kurulu olarak küresel salgının zor şartlarında alanları boş bırakmayarak hem hizmet hem de sendikacılık noktasında gösterdikleri kararlılık için tüm teşkilat mensuplarımıza teşekkür ediyor, memurlarımızın mutlu, müreffeh geleceği, milletimizin birliği ve dirliği için verdiğimiz çetin mücadelede destek ve teveccühünü bizlerden esirgemeyen tüm kamu görevlilerimize “Yuvanıza hoş geldiniz” diyoruz” denildi.

HAKLAR SONUA KADAR SAVUNULACAK

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının da anıldığı bildirgede, 6. Dönem toplu sözleşme görüşmelerinde kamu çalışanlarının haklarının sonuna kadar savunulacağı belirtildi. 4 milyon civarında kamu görevlisi, 2 milyon emekli ve aileleri ile 25 milyona ulaşan kamu görevlilerini ilgilendiren toplu görüşmelerde Türkiye Kamu-Sen’in 430 bin üyesinden aldığı güçle davranacağının kaydedildiği sonuç bildirgesinde: “Türkiye Kamu-Sen, 430 bin üyesinden aldığı güçle, sorumluluğunun bilinci içinde, kamu görevlilerinin geçmiş dönem kayıpları, enflasyondan kaynaklı zararlar, ekonomik gelişmeler, aylık zorunlu harcama tutarlarındaki değişim ve refah payını da dikkate alarak belirlediği gerçekçi taleplerle, 4688 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanarak toplu sözleşme görüşmelerindeki yerini alacak ve kamu görevlilerinin ve emeklilerin haklarını sonuna kadar, kararlılıkla savunacaktır” ifadelerine yer verildi.    

“KAPALI KAPILAR ARDINDAKİ PAZARLIKLARLA SÜREÇ YÜRÜTÜLMEMELİ”

Türkiye Kamu-Sen Yüksek İstişare Kurulu olarak toplu görüşmelerde önceki yıllarda olduğu gibi kapalı kapılar ardında gizli pazarlıklarla sürecin yürütülmesi, kazanılmış hakların geriye götürülmesi, bağıtlanmış toplu sözleşme hükümlerinin kamu görevlileri aleyhine olacak şekilde değiştirilmesi, toplu pazarlıkların zamanından önce bitirilerek kamu görevlileri ve emeklilerin sorunlarının tartışılmasının engellenmesi gibi olumsuzlukların yaşanmamasına dikkat edilmesi gerektiği vurgulandı.  Yetkili sendika ve konfederasyonlar ile Kamu İşveren Heyeti, toplu sözleşme görüşmelerinin ciddiyetine ve önemine yakışır şekilde davranmaya davet edildi.

“MAAŞ ARTIŞLARI HEDEFLENEN ENFLASYON SARMALINDAN KURTULMALI”

Türkiye Kamu-Sen Yüksek İstişare Kurulu sonuç bildirgesinde ayrıca kamu görevlilerinin maaş artışlarının hedeflenen enflasyon sarmalından kurtarılması, gerçek enflasyon, harcamalar, büyüme ve refah payının dikkate alındığı bir sisteme geçilmesi bu yılki toplu sözleşme görüşmelerinin en önemli gündemini teşkil etmesi istendi.  Ekonomik gerçekler dikkate alındığında toplu sözleşme görüşmelerinin en önemli konularından birinin memur maaşlarına ilave zam yapılması olduğunu bir kere daha hatırlatıldı. Maaş artışlarında özellikle pandemi döneminde gıdadan giyime kadar yaşanan fiyat artışlarının da dikkate alınması gerektiğinin altı çizildi.

“GÜVENCESİZ SÖZLEŞMELİ PERSONEL KADROYA GEÇİRİLMELİ”

Kamuda güvencesiz istihdama son verilerek tüm güvencesiz sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesinin talep edildiği sonuç bildirgesinde: “Kamuda iş güvencesini zayıflatan, her türlü baskı ve istismara açık bir yapı arz eden 4/B’li, 4/C’den 4/B’ye geçen sözleşmeli, geçici, vekil, idari hizmet sözleşmeli gibi adlar altında güvencesiz istihdam modelinin kaldırılarak personelin memur kadrolarına geçirilmesi sağlanmalı, kamu kuruluşlarında memur işi yapan işçiler de aynı çerçevede kadroya geçirilerek kamu istihdam yapısı güvenceli bir şekilde düzenlenmelidir. Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nda 2016 yılında getirilen süreli sözleşmeli personel uygulaması ile kamuda süresiz sözleşmeli istihdamı ve 3+1 yıl süreli sözleşmeli istihdamı gibi bir ayrımcılık daha ortaya çıkmıştır. Bu durum Anayasanın kanun önünde eşitlik ilkesine de aykırı bir yapı oluşturmaktadır. Son dönemde bazı belediyelerde çalışan sözleşmeli personelin işten çıkarılmalarının, Türk Yerel Hizmet-Sen’in hukuk mücadelesi sonucunda yargı kararıyla hukuksuzluğu ortaya konmuştur. Bununla birlikte pek çok süresiz sözleşmeli personel adalet ve hakkaniyet ilkesine uymayan sözleşmeli personel istihdamının kaldırılması yolunda yargıya başvurmuş ve mahkemeler olumlu yönde karar vermiştir. Bu çerçevede artık yargı kararlarıyla da adaletsiz olduğu tescillenen sözleşmeli personel istihdamının kaldırılması elzemdir. Yaşanan gelişmeler, kamuda sözleşmeli personel istihdamının kamu hizmetlerinin devamlılığı ve tarafsızlığı ilkesine uygun olmadığını bir kere daha gözler önüne sermiştir. Yetkililer mahkeme kararlarını da göz önünde bulundurarak bir an önce sözleşmeli personel istihdamına son verecek düzenlemeyi hayata geçirmelidir. Türkiye Kamu-Sen Yüksek İstişare Kurulu, hak ve sorumluluklarda eşitlik, aile birliğinin sağlanması ve adaletin bir gereği olarak istisnasız tüm güvencesiz sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi hususunda kararlı ve ısrarcıdır” denildi.

“3600 EK GÖSTERGE KONUSU SONUCA BAĞLANMALIDIR”

Yıllardır mücadelesi verilen 3600 ek gösterge sorununun da bir an önce bütün memurları kapsayacak şekilde sonuca bağlanmasının istenildiği sonuç bildirgesinde, emekliliğin bir kâbus olmaktan çıkarılması için bütün ek ödemelerin emekliliğe sayılması da talep edildi.

“SAĞLIK ÇALIŞANLARINA MADDİ VE MANEVİ DESTEK”

Dünyayı sarsan Covid-19 salgınında olağanüstü gayret sergileyen sağlık çalışanları başta olmak üzere tüm kamu çalışanlarının maddi ve manevi yönden desteklenmesi de sonuç bildirgesinde yer aldı. Toplu sözleşme görüşmelerinde kamudaki her türlü ayrımcılığa son verilmesi de istendi. Ayrıca, evrensel sendikacılığa uygun, uluslararası sözleşmelerde tanınan hakları içeren, adil, demokratik ve çağdaş bir sendika ve Toplu Sözleşme Kanunu da beklentiler arasında yer aldı.

“VERGİ ADALETSİZLİĞİNE KALICI ÇÖZÜM”

Toplu sözleşme görüşmelerinde vergi adaletsizliğine kalıcı bir çözüm getirilmesi gerektiğinin de belirtildiği bildirgede, görevde yükselme ve atamalarda tarafsızlık ve liyakatın esas alınması gerektiği, Yardımcı Hizmetler Sınıfı personelinin beklentileri karşılanması, tüm memur, sözleşmeli ve geçici personel ile bunların emeklilerine dini bayramlar öncesinde bayram ikramiyesi verilmesi, kamu görevlilerinin acil çözüm bekleyen sorunlarının hazırlanacak bir “Memur Paketi” içinde TBMM’de yasalaşarak çözüme kavuşturulması istendi.

“TÜRKİYE KAMU-SEN OLARAK NİMETTE DE KÜLFETTE DE ADALET İSTİYORUZ”

Türkiye Kamu-Sen olarak her noktada adalet istenildiğinin kaydedildiği bildirgede: “Ülkemizin ekonomik imkânlarının, siyasi ve politik gelişmelerin ve memurumuzun içinde bulunduğu durumun farkında olan Konfederasyonumuz, bu bilinç içinde toplu sözleşme görüşmelerine ilişkin hazırlıklarını yapmakta, taleplerini belirlemektedir. Toplumun belirli kesimlerine kaynak aktarırken, vergi, prim ve ceza afları ile kamu alacaklarından vaz geçerken hiçbir çekince görmeyen yetkililerin, kamu çalışanlarının da ekonomik sorunlarını çözecek düzeyde bir artış yapma zorunluluğu bulunmaktadır. Türkiye Kamu-Sen Yüksek İstişare Kurulu olarak kamu çalışanları adına, daha adil bir gelir dağılımı sağlanması ve ekonomik gelişmelerin kamu görevlileri ve emekliler üzerinde yarattığı olumsuz etkilerin giderilmesi için gerekli artışın yapılmasını, kamu görevlilerinin milli gelirden hak ettiği payı almasını istiyoruz.  Siyasi iktidarı, ekonomik gerçekler, toplumun ihtiyaçları ve beklentileri doğrultusunda karar almaya davet ediyoruz. Bu davetimizin yetkililer nezdinde karşılık bulmaması, 2021 yılı toplu sözleşme sürecinin de geçmiş yıllarda olduğu gibi tek taraflı bir dayatmaya ve kapalı kapılar ardında yapılan gizli pazarlıklara dönüşmesi durumunda, yetkili sendikalar başta olmak üzere bu duruma çanak tutan herkesin kamu görevlileri ve kamuoyu vicdanında mahkûm olacağı bilinmelidir” ifadelerine yer verildi.

“HER TÜRLÜ KATKIYI SUNMAYA HAZIRIZ”

AKMİB, İLK ÇEYREKTE YİNE AKDENİZ’İN İHRACAT ŞAMPİYONU AKMİB, İLK ÇEYREKTE YİNE AKDENİZ’İN İHRACAT ŞAMPİYONU

Türkiye Kamu-Sen olarak 6. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde kamu çalışanlarının haklarının ilerletilmesi için her türlü katkıyı sunmaya hazır olunduğunu belirtilerek: “Bu süreç boyunca Konfederasyonumuz kamu görevlilerinin haklarının ve menfaatlerinin korunup geliştirilmesi için yetkili konfederasyonla ortak talep belirlenerek masadaki dağınık yapının sona erdirilmesi, pazarlıklarda kamu görevlilerinin elinin güçlendirilmesi için ortak eylem yapılması dahil toplu sözleşme masasına her türlü katkıyı sunmaya hazır bir biçimde pazarlıklarda yerini alacak, süreç içinde kamu görevlileri aleyhine gelişecek her karara müdahil olacak; kamu görevlilerimiz ve emeklilerimiz için atılacak her türlü olumlu adım, nezdimizde anında karşılık bulup desteklenecektir” denildi.