Ekonomi Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (OECD) verilerine göre son 20 yılda kırsal nüfusta yüze 8’lik bir azalma yaşandığına dikkat çeken Özdemir: “Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (OECD) verilerine göre son 20 yılda kırsal nüfusumuz yüzde 35’den yüzde 23’e indi. Tarımsal istihdamımız ise aynı dönemde TÜİK istatistiklerine göre yarı yarıya azalarak yüzde 36’dan yüzde 18’e geriledi. Üstelik genç nüfusumuzda (15-24 yaş) işsizlik oranı 2020 yılı itibariyle yüzde 24 düzeyinde bulunmaktadır. Sonuç olarak başta genç nüfusumuzda işsizlik oranı ciddi boyutlara ulaşırken diğer yandan hem tarımsal istihdamımız azalmakta hem de tarımsal üretimde önemli paya sahip olan kırsal nüfusumuz gerilemektedir. Her yıl giderek artan ülke nüfusumuz, ivme kazanan gıda talebi ve azalan tarım alanlarımız dikkate alındığında bu konu önemli bir risk oluşturmaktadır” dedi.

“Kırsal Kalkınmanın Yolu Genç Nüfustan Geçiyor”

Ortaya çıkan riskin en aza indirilebilmesi adına tarımsal üretim hacminin arttırılarak, tarım ve gıda sektöründe sürdürülebilirlik açısından geleceğin güvence altına alınması gerektiğini vurgulayan Başkan Özdemir: “Bu bağlamda kırsal kalkınmada sıçrama yaratacak yeni politikalar oluşturulması gerektiği kanısındayım. Bunun yolu da özellikle genç nüfusun kırsal alanlarda tarımsal üretime daha fazla teşvik edilmesinden geçmektedir. Tarım ve Orman Bakanlığı rakamlarına göre ülkemizde ortalama çiftçi yaşı yaklaşık 55’tir. Bu seviye ise ülkemiz tarımı için önemli bir açmaz durumundadır. Oysa nüfus açısından önemli bir avantajımız olduğu kanaatindeyim. Çünkü ülkemizde genç nüfusun (15-24 yaş) toplam içerisindeki payı yüzde 15. Bu oran Almanya, İspanya, İtalya ve Hollanda gibi AB ülkeleri için yüzde 10’dur” şeklinde konuştu.

“Kırsal Alanları Cazip Hale Getirmeliyiz”

Genç nüfusta işsizlik oranının eritilmesinin öncelikli hedefler arasında olması gerektiğine dikkat çeken Abdullah Özdemir, bu amaca ulaşmak için ise kırsal alanları gençler açısından cazip hale getirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

AKİB’İN İLK ÇEYREK İHRACATI 4,4 MİLYAR DOLARA ULAŞTI AKİB’İN İLK ÇEYREK İHRACATI 4,4 MİLYAR DOLARA ULAŞTI

Bu noktada gerekli yatırımların yapılması, gerekirse de maddi ya da arazi hibeleri verilmesi önerisinde bulunan Özdemir sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu doğrultuda gerekli yatırımların yapılması, gerekirse maddi ya da arazi vb. hibeler verilmesi, mevcut desteklerin güçlendirilmesi, özendirici yeni destekleme mekanizmalarının kurulması ve sektörel eğitim çalışmalarının organize edilmesi ile bu sürecin pekiştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Böyle bir sistem içerisinden geçmekte olduğumuz bu süreçte öncelikle tarımsal üretim hacmimize katkı sağlayacak ve genç nüfusun işsizlik sorunun hafiflemesinde pay sahibi olacaktır. Ayrıca uzun vadede kırsal kalkınmaya ivme kazandırarak, bu bölgelerin ekonomik ve sosyal refahı ile yaşam kalitesini artıracağı kanaatindeyim.”