Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) 24 ve 25’inci dönem Mersin Milletvekili ve Özel Mersin Su Hastanesi Dahiliye Uzmanı Uzman Dr. Ali Öz, 22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle bir mesaj yayınladı.
İlk kez 1992 yılında Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansında önerilerek 22 Mart 1993 tarihinde kabul edilen Dünya Su Günü ile ilgili mesajında: “Su, insanlığın geleceği! Sahip olduğumuz kaynaklar hepimizin, koruyalım” diyen Öz, suyun dünya ve insanlık için önemine vurgu yaptı.
İnsan vücudunun yüzde 50-65 oranında sudan oluştuğuna dikkat çeken Dr. Öz, bu oranın yeni doğmuş bebeklerde yüzde 78’lere ulaştığını kaydetti. Dünya’nın yüzde 70,9’unun da sularla kaplı olduğunu ifade eden Dr. Ali Öz, yapılan araştırmalara göre 2050 yılına kadar suya olan talebin yüzde 55 oranında artış göstermesinin beklendiğini vurguladı.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından günde yaklaşık 22 litre suyun insanların temel kullanım ve temizlik ihtiyacını karşıladığının da ortaya konulduğunu belirten Dr. Öz, Türkiye’de kişi başına düşen su miktarının 217 litre olduğuna dikkat çekti.
“İsraf etmeden kullanalım”
Su kaynaklarının hızla azaldığını da sözlerine ekleyen Dr. Ali Öz, bir insanın günde en az 1,5 ile 2 litre arasında yaz aylarında ise 2 ile 2,5 litre arasında su tüketmesi gerektiğinin altını çizdi. Dünyanın gelecekte su sorunu yaşayacağının bilim adamları tarafından açıklandığını da belirten Öz: “Su hem dünyamız için, hem insanlık için hem de sağlığımız için son derece önemli. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki yakın zamanda dünya küresel anlamda bir su sorunu yaşayacak. Maalesef küresel ısınmadan dolayı su kaynakları yavaş yavaş yok olmaya başladı. Buna dur diyebiliriz! Peki nasıl yapacağız bunu. Kullandığımız suyu israf etmeyerek. Su kaynaklarımızı koruyarak. Gelin hep birlikte gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için bugünden tezi yok su kaynaklarımızı korumak için gereken tedbirleri alalım. Hep birlikte israfa dur diyelim ve geleceğimizi kurtaralım” dedi.
“Suyun sağlık için önemi”
Suyun faydalarının saymakla bitmediğini dile getiren Uzman Dr. Ali Öz, beyinde yüzde 85, kanda yüzde 80, kaslarda ise yüzde 70 oranında su bulunduğunu belirterek: “Sağlığımız için büyük önem taşıyan su; böbrek taşı oluşumunu engelliyor, kolon kanserine yakalanma riskini de büyük oranda azaltıyor. Çay, meyve suyu ve asitli içecekler gibi tükettiğimiz sıvı maddelerin su tüketimi yerine geçtiğini düşünenler var. Bu tür sıvı gıdalar asla suyun yerini tutmaz. Aksine vücudumuzdaki suyun atılmasına neden olur. Bu nedenle s yerine bu tür sıvı gıdalar tüketmemeliyiz. Suyu az tükettiğimiz de bedenimizdeki yağ oranı yükselir, susuz kaldığımızda karaciğer görevini tam anlamıyla yapamaz ve böbreklerde sorunlara yol açar. İçme suyunun en önemli sağlık yararları arasında enerji seviyelerinin korunması, vücut ısısı, metabolizma ve solunum yer alır. Kabızlık, mide ekşimesi, migren, gastrit, ülser, böbrek taşı, kardiyovasküler bozukluklar, romatoid artrit, sırt ağrıları ve osteoporozun önlenmesinde yardımcı olur. Hamile kadınlar ve emziren anneler için aşırı miktarda gereklidir. Aynı zamanda böbrek fonksiyonu ve cilt bakımında önemli roller oynar” dedi.
Dr. Ali Öz, özellikle tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs salgınına karşı mücadelede de kişisel temziliğin ve dolayısıyla suyun öneminin bir kez daha gözler önüne serildiğini de vurguladı.
