ISPARTA (AA) - YALÇIN ÇELEN - Türkiye'nin 4. büyük gölü Eğirdir Gölü'nün atık su arıtma tesisiyle korunması ve bölgede kapalı sulama sistemleriyle tarımsal sulamada tasarruf sağlanması hedefleniyor.

Isparta'da doğal güzelliğiyle çok sayıda ziyaretçi çeken ve son yıllarda su seviyesi düşen Eğirdir Gölü'nün korunması amacıyla bazı çalışmalar yürütülüyor.

Göle uzun kıyısı bulunan Atabey ilçesinin Belediye Başkanı Tevfik Atasoy, AA muhabirine, Atabey Ovası'na yapılacak Atabey Kapalı Sulama Sistemi'nin göldeki çekilmeyi engelleyeceğini söyledi.

Kuraklığın yanı sıra vahşi sulama nedeniyle gölün suyunda azalma olduğunu belirten Atasoy, "Çekilme nedeniyle Bakanlığımız, Atabey Ovası'nın tümünün kapalı sulama sistemine geçmesiyle ilgili ihaleye çıktı. İhale sonuçlandı, firma yer teslimini aldı ve şantiye kurma aşamasında. Gölden alınan yılda ortalama 65 milyon metreküp suyun 40 milyonu metreküpü, mevcut sistemlerin eski olması ve buharlaşma nedeniyle israf oluyordu. Kapalı sistem sayesinde 40 milyon metreküp artık israf olmayacak." dedi.

Sulama sistemiyle üreticilerin az masrafla sulamalarını yapabileceklerini anlatan Atasoy, inşa çalışmalarının hedeflenen sürede biteceğine inandıklarını dile getirdi.

Atasoy, proje sayesinde Atabey Ovası'ndaki 14 bin hektarlık alanın kapalı sulama sistemine geçeceğini kaydetti.

Vahşice sulama sürseydi gölün kurumaya yüz tutacağını vurgulayan Atasoy, "Bu proje için Cumhurbaşkanımıza, Bakanlığımıza, milletvekillerimize çok teşekkür ediyoruz. Yapılacak kapalı sulama sistemi hem ürünlerin maliyetlerini düşürecek hem ülke ekonomisine katkı sağlayacak hem de Eğirdir Gölü'nü kurtarmış olacak." diye konuştu.

Atasoy, gölün korunması amacıyla alınan tedbirler çerçevesinde, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünce göl çevresindeki 25 yerleşim biriminin atık su arıtma tesisinin ve Senirkent Kapalı Sulama Sistemin ihalesinin de gerçekleştirildiğini bildirdi.

- "Son 5 yılda göl seviyesi yaklaşık 1,5 metre azaldı"

Süleyman Demirel Üniversitesi Su Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Şehnaz Şener de Eğirdir Gölü'nün Göller Bölgesi'ndeki en önemli su kaynaklarından biri olduğunu söyledi.

Eğirdir'in bölgenin ikinci büyük tatlı su havzası olduğuna dikkati çeken Şener, gölün içme ve sulama suyu ile turizm ve su ürünleri yetiştiriciliği bakımından büyük bir öneme sahip olduğunu vurguladı.

Gölün son yıllarda bazı problemler yaşadığını dile getiren Şener, "Eğirdir Gölü'nde seviye düşüşleri gerçekleşiyor. Devler Su İşleri 18. Bölge Müdürlüğünden aldığımız bilgilere göre, gölün seviyesi 916 metre (su kotu) civarında. Son 5 yılda göl seviyesi yaklaşık 1,5 metre azalmış. Bunun sebeplerinden biri küresel iklim değişikliği. Bu olumsuzluk, bölgedeki bütün su kaynakları etkileniyor." diye konuştu.

Şener, suyun kullanımıyla ilgili de birtakım problemler yaşandığına işaret etti. Gölün sürdürülebilirliği için bazı değişikliklere gidilmesi gerektiğini anlatan Şener, şöyle devam etti:

"Eğirdir Gölü'nden içme suyu olarak yılda 3 milyon metreküp, sulama için ise 160 milyon metreküp civarında su alınıyor. Bunların dışında bölge halkı tarafından açılan kaçak kuyularla su çekimleri yapılıyor. Asıl problemimiz tarımsal sulama. Tarımsal sulamada çok afaki bir kullanım oranı mevcut. Tarımsal sulamaya ayrılan miktar her geçen yıl artıyor. Önlemler alınmazsa ve gölün suyu hoyratça kullanılmaya devam edilirse, ne yazık ki veriler Eğirdir Gölü'nü 30-40 yıl sonra tamamen kaybedebileceğimizi gösteriyor."

- "Gölün suyu 5 yıl sonra içilemez hale gelebilir"

Şener, bölgedeki tarımsal faaliyetlerle ilişkili olarak göl suyunun azot fosfor ve inorganik değerlerinde artış gözlemlendiğini kaydetti.

RAMAZAN KOLİLERİNE TALEP % 10 ARTIŞ GÖSTERDİ RAMAZAN KOLİLERİNE TALEP % 10 ARTIŞ GÖSTERDİ

Son araştırmalarda gölün içme suyu kalitesinde bir sıkıntı tespit edilmediğini aktaran Şener, "İlerleyen zamanlarda su kalitesinde tarımsal faaliyetlerin etkisi elbet gözlemlenecektir. 1950'lerde yapılan araştırmalarda gölde fosfor gözlenmezken şu anki çalışmalarda görüyoruz. Bölgede ne yazık ki bir arıtma tesisine sahip değiliz. Göle boşalan dereler vasıtasıyla sadece tarımsal değil evsel atıklar da geliyor. Gölün hidrolojik bir döngüsü var. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde bir arıtma sistemi yapamazsak maalesef gölün suyu içilemez hale gelebilir." uyarısında bulundu.

Şener, Eğirdir Gölü'nün kaybedilmesinin, tarımsal faaliyetlerin ve içme suyu ihtiyacının yanı sıra bölgenin iklim yapısını da olumsuz yönde etkileyeceğine dikkati çekti.